29 Ocak 2010 Cuma

KADIN BUDU KÖFTE.


MALZEMELER...  : 500 gr. Kıyma
 1 iri soğan (ince kıyılmış )
 1 çay bardağı pirinç ( haşlanmış
 3 yumurta
 ½ su bardağı un
1 su bardağı sıvıyağ  tuz

YAPILIŞI..

 1 kaşık yağda soğanı ve kıymanın yarısını kavurup ılıtın. Haşlanmış pirinci, tuzu, karabiberi ve kalan çiğ kıymayı da ekleyip 1 yumurta kırarak iyice yoğurun.Hazırladığınız köfte harcından ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elde yassı köfteler yapın.

2 yumurtayı iyice çırpın. Köfteleri önce una sonra çırpılmış yumurtaya bulayarak yağda kızartın. Kağıt havlu üzerine çıkarıp servis tabağına dizin

Afiyet olsun...

25 Ocak 2010 Pazartesi

ARKADAŞLAR KÖPEĞİM HIRCINIM BU GÜN ÖLDÜ ONU EBEDİYEN KAYBETTİM..


Bu 9 aylık gecen hafta çektiğim resmiydi.UYURKEN.


bu da 2 aylık resimleriydi Güzel hırcınım...


Arkadaşlar bu gün çok üzgünüm birtaneçik Çin Aslanı köpeğim HIRCINI kaybettik gençlik hastalığı dedi veterinerler kurtaramadılar bizim neşe kaynağımızdı çok akıllı sevecen komşularım bile üzüldüler hırcınıma .
ben gidemedim hastanede morgda oğlum halled,cek işleri ..Biriçik Hırcınım benim..

21 Ocak 2010 Perşembe

TÜRK ERKEĞİNE TALİH KUŞU KONDU.TÜRKİYEDEN 20 BİN ERKEK İSTİYORLAR.




Türk erkeğine talih kuşu kondu! Türkiye'den her şeyi istemişlerdi ama bugüne kadar hiç böyle bir teklif gelmemişti!
Önümüzdeki günlerde Türkiye'ye gelecek Moğolistan heyetinin bavulunda bu kez farklı bir dosya var. Altı kadına sadece bir erkeğin düştüğü Moğolistan, Türkiye'den 20 bin erkek isteyecek.
NÜFUSU SADECE 3 MİLYON
Referans Gazetesi'nden Jale Özgentürk'ün haberi:
Bir yanında Rusya, diğer yanında Çin... Orta Asya'da denize kıyısı olmayan, gözalabildiğine ovalardan, çayırlardan oluşan bir ülke. Yüzölçümü 1.5 milyon metrekare yani Türkiye'nin iki katı... Nüfusu ise sıkı durun, sadece ve sadece 3 milyon.
Bu ülke Moğolistan. Büyük Moğol İmparatoru Cengiz Han'ın ülkesi...
Bölgesel iki süper gücün arasına sıkışmış, yıllarca Rusya'nın egemenliğinde kalan Moğolistan, tarım, madencilik, hayvancılık ve turizme dayalı bir ekonomiye sahip. Dış ticaret hacmi sadece 3 milyar dolar ülkenin 45 milyon hayvanı var. Moğolistan atların en özgür dolaştığı ülke.
TÜRK TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ
Moğolistan'ın Türkler için önemi ise farklı. Orhun Abideleri, Göktürk Anıtları ile Türk tarihi açısından da ayrı bir değer taşıyor.
Ak Parti hükümeti de bu farklılığın farkında ve "Moğolistan dâhil Orta Asya ülkeleriyle artan ölçüde derinlikli bir işbirliği dokusu geliştirilmesi" politikası doğrultusunda ilişkileri sıcak tutuyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaret ettiği Moğolistan'da dört adet Türk okulu var. Türkiye İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) kanalıyla bu ülkede çeşitli çalışmalar yürütülüyor. Bu çalışmalardan biri de Orhun Kitabeleri'ne giden Bilge Kağan yolunun yapılması oldu.
İki ülke arasında dış ticarete gelince, burada çok sevindirici bir durum yok. Moğolistan'ın 3 milyar dolarlık ticaret hacmi içinde Türkiye'nin payı 2008 rakamlarına göre sadece 7 milyon dolar civarında.
6 KADINA 1 ERKEK DÜŞÜYOR
Coğrafi olarak sıkışmış kalmış olan Moğolistan da bu tarihi bağlar nedeniyle Türkiye'yi "üçüncü komşu" ülke olarak görüyor. Karşılıklı işbirliği için atılan adımlar hızlanıyor.
Heyetler geliyor, gidiyor. Önümüzdeki günlerde ise Türkiye'ye yeni bir heyet gelecek. Ama bu kez heyetin bavulunda farklı bir dosya var.
Nedir bu? Moğolistan giderek azalan nüfusuna çare arıyor. Rusya'nın egemenliğinde geçen yıllar boyunca işi, gücü olmayan müslüman Moğol erkeklerinin büyük bölümü alkolün pençesine düşmüş. Moğolistan'da erkek nüfus azalıyor. 6 kadına bir erkek düşüyor.
ERKEKLER İÇİN BAŞLIK PARASI İSTENİYOR
Erkek sayısının bu kadar az olması yüzünden başlık parası kadınlar için değil erkekler için isteniyor. 45 milyon hayvan, başlık parası için önemli bir kaynak.


TÜRKİYE'DEN 20 BİN ERKEK İSTİYORLAR
Moğol hükümeti giderek artan bu endişelerini gidermek için şimdi Türkiye ile farklı bir talepte bulunuyor. Türkiye'den 20 bin erkek istiyor.
Bu aşamada görüşmeler sürüyor. Önceki gün bu konuda çalışmaları yürüten bir yetkili ile sohbet ettik. Moğolistan'da erkek sayısının azlığının ülkede önemli sıkıntılar yarattığını söyleyen yetkili, Moğolistan'dan önümüzdeki günlerde üst düzey yetkililerden oluşan bir heyetin geleceğini anlattı.
GİDECEK ERKEKLERİN BAŞINA TALİH KUŞU
Heyetle bu konuda nasıl bir yol izleneceğini konuşacaklarını söyleyen yetkili, "Halk, Ruslar kökümüzü kuruttu diyor. Türk erkeklerinin çalışkan olduğunu düşünüyorlar. Türk erkekleri gelirse kendi erkeklerinin de silkineceğini düşünüyorlar" diyor.
Moğolistan deyip geçmeyin. Ülkede madencilik, tarım ve turizm konusunda ciddi potansiyel var. Topraklar tertemiz, bakir bir doğaya sahip. Bu arada tarım dedik diye korkmayın nüfusun yüzde 51.2'si de şehirlerde yaşıyor. Ciddi bir şehirleşme var. Okuma yazma oranı da yüzde 95.
20 bin Türk erkeği nasıl seçilecek bilmem ama seçilenin başına talih kuşunun konacağı ortada.

Kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=229037

Arkadaşlar

kız evi naz evi olurmuş yaa sıra sizde erkekler naz yaparsınız artıkvay be 6 kadına 1 erkek düşüyormuş,izdivac evlilik programlarına katılanlar buyrun moğollar sizleri bekliyor..

20 Ocak 2010 Çarşamba

TAVUK KANADI HAŞLAMA.


MALZEMELER



1 kg tavuk kanadı


3 adet patates


1 adet havuç


1 adet kuru soğan.




YAPILIŞI.


Tavuk kanatlarını ocakta tussüleyin şimdiki


tavuklar tuysüz oluyor ama yinede iyi olur tüssülemek


tencerenize ekleyin patatesleri büyük doğrayın


havuçlarıda öyle soğanı soyun kesmeden içine katın


yemek pişince dağılmadan cıkarın soğanı güzelcene piştikten sonra


servis yapın


Afiyet olsun

19 Ocak 2010 Salı

Vergi Oranı %70 - 80 ! BAZI TÜKETİM MALLARINDA VERGİ YÜKÜ..




Maliye’nin eli cebimize daldı dolaylı vergiler yüzde 80’i buldu







2010 bütçesine göre, vatandaştan bu yıl çeşitli adlar altında yaklaşık 193.5 milyar TL vergi toplanacak. Bu rakamın 42.9 milyar lirası Gelir Vergisi, onun da büyük bölümü işçi ve memur gibi ücretlilerdin maaşından ay başında yani peşin kesiliyor.






Benzin vergisi


Vergi gelirinin önemli bölümü dolaylı vergilerden elde edilecek. Devlet 2010’da tütün mamullerinden 16 milyar 417 milyon 469 bin lira; alkollü içkilerden 2 milyar 166 milyon 762 bin TL; motorlu taşıt araçlarından 3 milyar 803 milyon 146 bin TL; akaryakıt ürünleri ve doğalgaz kullanımından 30 milyar 695 milyon 331 bin TL vergi kesecek. Holding sahipleri, doktor, avukat gibi serbest meslek erbabı ile faiz geliri elde edenler ve diğer beyannameli gelir vergisi mükelleflerinin ödeyeceği vergi ise sadece 2 milyar 283 milyon TL. 2010’da toplanacak kurumsal vergisi de 20 milyar 71 milyon TL.






Rakının vergisi
Vergi tutarı 5 liralık sigarada 3.91 lira, 4.5 liralık sigara da 3.52 lira olarak belirleniyor. 29.9 liraya satılan 70’lik rakıdan 12.47 lira ÖTV, 4.56 lira KDV alınıyor. Böylece rakıda toplam vergi 17 lira 3 kuruşu, vergi yükü yüzde 56.97’yi buluyor. KDV ve ÖTV tutarları, motorlu taşıtlar ve akaryakıt fiyatları içinde de önemli bir yekün tutuyor. 1600 cc’lik ve 2000 cc’lik motorlu taşıtlardaki vergi yükü yüzde 38 ile 47 arasında değişiyor.


Otonun yarısı vergi
1600 motor hacimli otomobilin vergi öncesi 30 bin 221 lira olan fiyatı vergilerle 49.6 bin liraya yükseliyor. Bu otomobil için 11 bin 181.9 lira ÖTV, 7 bin 452.6 lira KDV ödüyoruz. 324 liralık Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ve plaka ücreti eklenince toplam vergisi 18 bin 958,5 liraya ulaşıyor. Böylece bu araçta vergi yükü yüzde 38.2’ye ulaşıyor. 2000 motor hacimli otomobilde ise vergi yükü yüzde 47. Vergi öncesi fiyatı 54 bin 69 lira olan oto, 103 bin 400 liraya geliyor.
Hürriyet

Arkadaşlar bu vergiler her türlü etkiliyor yaşantımızı ev telofonumuz 5 lira geliyor 20 lira ödüyorum.
Ancak bununla birlikte İMF vs borçlanma olaylarını bitirmemiz gerekir, Ülkenin tüm kazançlarının faizlere gitmesi borç altında ezilmemizi sağlıyor.arkadaşlar..

BedavaBedava yaşıyoruz, bedava;




Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Orhan Veli Kanık

MİMLENDİMMMMMMMMMM

 Sevgili kızım http://tatesal.blogspot.com/Tülinçiğim mimlemiş beni teşekkürler canım

bu mimlerle birbirimizi görmesekte birazda yakından tanıma fırsatı şimdi çevaplara geceyim....


1..Bloğ-gunuzu ilk ne zaman açtınız..
Aslında blogumu 1.2.2008 de açmıştım sonra şablonumda karışıklık oldu kapattım .5.3.2009.den beri burdayım..
2..Blogunuzda işlediğiniz konular nelerdir..
yemeklerim/Hobilerim/şiirlerim.
3..Blogunuzla ilgili düşünceleriniz nelerdir..
Blogumla bütünleştim herşeyim içine girdimmi yazarken bir başka duygular içinde oluyorum..
4..Blogunuza yazdığınız ilk yazı /konu nedir..
Bloğuma yazdığım ilk konu
Resim ekledim Ailemin çocuklarımın resimlerini..
5..Sizi izlemeye alan ilk kişi kimdir..Sihirli oklavadır blog hakkında çok şey öğrendim arkadaşımdan ona burdan bir kez daha teşekkür ederim..
6..İlk yorum yazan kişi kimdir..
Sihirli oklava Arkadaşım..
7...En çok yorum alan yazınız hangisidir..
Evlilik yıldönümüm çok mutlu olmuştum yanıbaşında olan yakınlarımdan bile böyle kutlanmamıştım 34 yıl evliliğim sürecinde.Teekkürler arkadaşlarım..
8.Beyendiğiniz düşündüğünüz yazınız..
Ben bütün yazılarımı beyenirim aklıma yatmıyan yazımı buraya yazmam sayfama uğrayan arkadaşlarımla güzel şeyler paylaşmak isterim.
9..Tarafınızca düzenlenen etkinlik( var ise)
hiç etkinlik düzenlemedim daha burdayım Allah izin verirse ölmessem düzenlerim ..
10..Katıldığınız etkinlikler..
Blogda yok ama blog dışında oldu..
11..Katıldığınız yarışmalar..
Soft bowl yarışması..
12..100 ve katlarındaki üyeleriniz.?(var ise
168 üyem var..
13..Toplam yazı adediniz.(Geçen yıla ait.)
sonra ekliycem..
14..Hergün ziyaret ettiğiniz Bloğ ve Siteler nelerdir..Tek tek yazmıycam arkadaşlar ben nerdeyse gezmediğim blog site yok mmeraklıyımdır yeniliklere bakarım herkes ayrı bir beceri ayrı bir güzelliklerle yazıyorlar benim bir blgumda Blogcuda oralardada gezinirim arkadaşları .
15.Blogunuzun size kazandırdıkları..
Blogum çok şeyler kazandırdı burda olmak sizlerle beraber yaptıklarımızı ,yazdıklarımızı paylaşmak en önemlisi sizler gibi Arkadaşlarımın olması en büyük zen ginlik Canlarım..
Bu güzel mimi bende rkadaşlarıma yolluyorum..



http://muazzezv.blogcu.com/

http://ahsen58.blogspot.com/

http://balbocukleri.blogspot.com/

http://lezzethane.blogspot.com/

http://pasakizimutfakta.blogspot.com/

http://degirmendenmektupvar.blogspot.com/

http://damak-tad.blogspot.com/

http://inciyemek.blogspot.com/

17 Ocak 2010 Pazar

ÖDÜLÜMMMMMMMMMMMM


Arkadaşım GÜLCAN bu güzel ödülü bana layik görmüş çok teşekkür ederim arkadaşıma
http://tatllar.blogspot.com/

Bende bu ödülümü bütün BLOG Arkadaşımla paylaşıyorum...

15 Ocak 2010 Cuma

BİR BARDAK ÇAY DEYİP GEÇMEYİN..








Bir bardak Çay
Bir bardak Çay deyip geçmeyin
Aslında birçok gerçegi gösterir hayatımızdan bir kesittir.
İsterseniz başlayalım


Çayın Alt Demliği
"KAYNANADIR"
Sürekli Kaynar Durur.
Hatta: Dikkat edilmezse TAŞABİLİR


Üst demlik
" GELİNDİR"
Alt demlik kaynadıkça onunda Hareketi artar.
Ama Zamanla da Olgunlaşır ve Demlenir.... ...


" DAMAT “ ise
BARDAKTIR
Her iki Çaydanlıktanda da
Yeterince Nasibini Alır.
Biraz Kaynana Doldurur onu;
Birazda Gelin...


Denge Unsurudur.
Açık yada Demli çayın Hoşa gitmemesi
Bundandır.... .


"ÇOCUKLAR"
ÇAYIN ŞEKERİDİR.
Tat verir.
Çok Şeker
Çayın Lezzetini Bozar.
Şekersiz Çaya alışanlara ise
Bir tanesi bile...
Fazla Gelir.....


"GÖRÜMCE" ise
ÇAY KAŞIĞI “ dır.
Arada Bir gelir; Karıştırıp Gider....


"KAYINPEDERE GELİNCE" oda
ÇAY TABAĞI "dır.
Çayın Demine, Suyuna Karışmaz;
Bir Kenarda Lök Gibi Oturur.
Sadece Dökülenleri Toplar ve
Çevreye zarar vermesini engeller.
Ancak; Ara sıra boşaltılması gerekir,
Yoksa Taşıp Herşeyi Berbat edebilir.




"ÇAY SÜZGECİ"
Ailenin Sahip olduğu Değerlerdir.
Aileyi Dış Müdahalelerden Korur.
Delikler Büyük olursa !
Çayın Tadı Kaçar.


Suyu Isıtan "ATEŞ" ise
HOŞGÖRÜDÜR...O
Olmadan Çayda Olmaz.


KISACASI
Bir bardak çay ailedir
Ve ağız tadıyla içilen bir bardak çayın
Üstüne yoktur




BU yaziyi bloglarda gordum begendim.Bende paylasmak istedim.Arkadaşlar..Alıntı..

11 Ocak 2010 Pazartesi

EVLİYA..

EVLİYA



Yaşlı adamın hastalığına çare bulunamayınca,
kendisine evliya denilen birinin adresini vermişler.
Söylenenlere göre en ağır hastalar o zatın duasıyla
iyileşebiliyormuş. İhtiyar adam verilen adresi
Çaresizlik içinde cebine atýp doktorun yanından
ayrıldığında, SOKAĞIN köşesinde simit satan 6-7
yaşlarındaki bir çocuğa rastladı. Çocuk oğlu
derece masum gözlerle kendisine bakıyor
ve onu tanıyormuş gibi gülümsüyordu.
Adam, o yastaki çocukların tamamen günahsız
olduğunu düşünerek yoluna devam ederken,
aniden duruverdi. Simitçinin üzerindeki eski
tişörtün üzerinde bir "E" harfi yazılıydı. Ve bu
"E" mutlaka evilyanın "E" si olmalıydı ...
Aradığı evliyaya bu kadar çabuk ulaşmanın
heyecanıyla yanına gidip bir simit aldıktan sonra;
- "Doktorlar benim hasta olduğumu söylediler,"
dedi. "İyileşmem için bana dua eder misin?"
Çocuk bu teklif karşısında şaşırmışa benziyordu.
Kafasını olur der gibi sallarken;
- "Bende sık sık hastalanıyorum," diye karşılık verdi.
"Ama Dedem, Allaha inananların ölünce yıldızlara
uçtuklarını ve orada cenneti seyrettiklerini söylüyor.
Bu yüzden korkmuyorum hastalıklardan. "
Adam içinin bir anda ferahladığını hissetti. Onun
soğuktan moraran Yanaklarına bir öpücük kondururken;
- "Deden çok doğru söylemiş," dedi.
"Ama ben yine de yardım istiyorum senden."
Çocuk, duasının kıymetini anlamış gibiydi. Karşı
kaldırımdan geçmekte olan baloncuyu gösterek;
- "Size dua edeceğim" diye cevap verdi. "Ama eğer
iyileşirseniz, bana 10 tane balon alacaksınız, tamam mı? "
Bu sefer adam başını salladı. Fakat çocuk bu kadar
büyük bir hazineyi istemekle haksızlık yaptığına
hükmetmişti. Mahcubiyetten kızaran yanaklarını
elleriyle örtmeye çalışırken;
- "Uçan balon almanıza gerek yok," diye devam etti.
"Normalinden 10 tane istemiştim."
Adam elini uzatarak Çocukla tokalaştı. Anlaşma
nihayet yapılmış, ayrıntılara geçilmişti. Buna göre
hastalıktan kurtulması 6 ay sonraki ramazan halinde
bayramında Çocukla buluþacak ve her hangi bir sebeple
gelemediği takdirde, önceden hazırlanan balonların
ona ulaşmasını veya postalanmasını sağlayacaktı.
Adam küçük çocuğun adını ve adresini bir kâğıda
yazdıktan sonra, başını okşayarak onunla vedalaştı.
Aradan soğuk bir kış Geçip ramazana ulaşıldığında,
adamın hastalığından eser bile kalmamıştı. Hayata
tekrar dönmenin sevinciyle en güzel balonlardan
bir paket hazırladı ve Bayramın ilk gününü iple
Çekerek randevu yerine gitti. Küçüklerin cıvıl cıvıl
kaynaştığı bayram yerindeki diğer simitçiler,
çocuğu tanımıyordu. Adam onu biraz ilerdeki
Bakkala sorduğunda, dükkan sahibi;
- "Ciğerleri hastaydı yavrucağın," dedi.
"Geçen hafta aniden ölüverdi."
Adam bir anda beyninden vurulmuşa döndü.
Ve koşar adımlarla orayı terkederken, önüne
Çıkan ilk baloncuya bir tomar para uzatıp;
- "Şu uçan balonlardan 10 tane istiyorum," dedi.
"Çabuk ol, gecikmeden ulaşmalı yerine."
Adam, Satıcının aceleyle uzattığı balonların iplerini
birbirine düğümledikten sonra, onları besmeleyle
gökyüzüne bıraktı. Bayram yerindeki herkes gibi
baloncu da şaşkındı. Sonunda dayanamayıp;
- "Ne yaptığınızı anlayamadım." dedi.
"Neden bıraktınız onları öyle?"
Adam, nazlı nazlı yükselmekte olan balonları
buğulu gözlerle takip ederken;
- "Onları bekleyen küçücük bir dostum var,"
diye mırıldandı. "Hemde evliya gibi bir dost.
Balonları adresine postaladım sadece. "


Alıntı ..

9 Ocak 2010 Cumartesi

KIYMALI KOL BÖREĞİ..





Biraz ince birazda küçük olarak yapmak isteyen olursa istedikleri boyutta yapabilirler .. ben bu şekilde yaptım gözüme az küçük görünüyor diye yerken kiloyu düşünmeyeyim diye .. Arkadaşlar ..

MALZEMELER ..
 
5 su bardağı un
1 paket kuru maya
1 adet yumurta
1 çay bardağı sıvıyağ
1 çorba kaşığı tuz
1 çorba kaşığı şeker




İç harcı için:






300 gram kıyma
3 adet soğan
1 tutam maydanoz
Tuz
Karabiber
Sıvıyağ
Ara katlar için:


Zeytinyağı


YAPILIŞI







Önce soğan ve kıymayı soteleyip içine maydanoz doğrayın. Tuz, karabiber, pulbiber ve Kimyon ekleyerek Soğumaya bırakın. Diğer tarafta hamur için gerekli olan malzemeleri yoğurup 10 dakika dinlendirin.
Hamuru ikiye bolup tepsi büyüklüğünde açın. Zeytinyağ ile yağlayın. Rulo yapıp kendi etrafında döndürüp tekrar 10 dakika daha dinlendirin. Yine tepsi büyüklüğünde açıp kıymalı harcı iki hamura paylaştırın. Rulo yapın.
Tepsi büyüklüğünde kesip kol böreği şeklinde pişirebileceğiniz gibi tepsiye dolayarak da pişirebilirsiniz. Pişirmeden Sarısı üzerine yumurta sürün. Çörekotu veya susam da serpebilirsiniz. Tadı yiyenlerin damağında kalan bir börek.Afiyet olsun ..

5 Ocak 2010 Salı

YAZMA ÖRNEKLERİ..

Arkadaşlar bu yazmaları bana elazığda Arkadaşım Yudum yaptı.çok güzel örüyor modellerde güzel .
isteyen olursa yapıyor fiyatıda çok uygun 15 liradan örüyor.sevilay özeren(akasya_elaziz@hotmail.com..








1 Ocak 2010 Cuma

KABAK TATLISI..




Arkadaşlar kabak tatlısını severim kabak mevsimi bitmeden yaptım..



Malzemeler:






2 kg balkabağı


2,5 su bardağı toz şeker


1 su bardağı dövülmüş ceviz






Hazırlanışı:






Kabağı ince ince dilimledikten sonra soyup çekirdeklerini çıkart. Yıkadıktan sonra 2-3 parmak genişliğinde dilediğin uzunlukta doğra. Büyük ve yayvan bir tencereye kabakları, aralarına şeker serperek kat kat diz. Bir gece ağzı kapalı olarak beklet. Bu bekleme sırasında kabak su salacağı için pişirirken ayrıca su koymaya gerek yok. Geceden bekletilen kabak orta ateşte yumuşayana kadar pişirilir.Kabağın şerbetinin koyulaşması için bir sürede kapağı açık olarak pişirin. Soğuduktan sonra ervis tabağına alınarak üzerine dövülmüş ceviz serpilerek servis edilir. Aynı şekilde fırında pişirerekte çok hoş bir tat elde edebilirsiniz.Afiyet olsun..