9 Kasım 2011 Çarşamba

1981 MUSTAFA KEMAL ATATÜRKÜ SAYGIYLA ANIYORUZ..

Bu haftanın amacı sadece bir ölüm yıldönümü olarak Atatürk’ü anmak değil,böyle bir lidere sahip olmanın gururuyla, onun düşüncelerini anlamak ve yaşatmaktır. Siz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının bu görevi hiçbir zaman unutmayacağınız inancıyla,ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla

ANIYORUZ

5 Kasım 2011 Cumartesi

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN..

YALNIZLIK NE UCSUZ BUCAKSIZ MAVI DENIZDE OLMAK NEDE BIR COL ORTASINDA TEK BASINA OLMAKTIR. YALNIZLIK SEVDIKLERINDEN UZAK BAYRAMLARDA YALNIZ KALMAKTIR. BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN.
ARKADAŞLAR..

1 Kasım 2011 Salı

DOMATESİN HİKAYESİ..ÖNCELERİ ZEHİRLİ SANILIRMIŞ..

ZEHİRLİ SANILIRMIŞ :)







İpek Yolu üzerinden gelen gıdaların gerek pahalılığı gere...kse ulaşım zorluğu insanoğlunu yeni lezzetlerin ve deniz aşırı kıtaların keşfine yöneltmişti. Özellikle Yeni Dünya'nın keşfiyle eski kıta her anlamda, uçsuz bucaksız boyutlara yelken açtı. Yeni tanışılan gıdalar her iki dünyada yaşayan insanlar için önemli ve lezzetli fırsatlar anlamına geliyordu. Bu gıdalardan biri domates; ilk önceleri pek önemsenmeyen, daha sonraları mutfak kültürlerini derinlemesine etkileyen bir sebze oldu.






NE ZAMAN YENECEĞİ BİLİNEMEMİŞ






Çıkışı Meksika olan domatesin tarih öncesine kadar giden bir geçmişi olduğu bilinir. Ancak Avrupa'ya, 16. yüzyılda İspanyollar tarafından ilk defa getirilir. Ham haldeyken oldukça keskin, olgunlaştığında sulu ve yumuşak, piştiğinde dağılan bir yapısı olduğu için insanlar domatesin zehirli olabileceği şüphesine kapılır ilk önceleri. Bir anlamda domatesin hangi aşamasında yenebileceğine karar verilmesi için dahi, uzun yıllar geçmesi gerekir.






ÖNCELERİ YEŞİLİ YENİRMİŞ






Osmanlı İmparatorluğu'na 17. yüzyılda tanıtılan domates, ilk başlarda ham halde, yeşil olarak tüketilir. Kırmızıya döndüğündeyse bozulduğu düşünülüp pek tercih edilmez. Osmanlı'da domatesin yeşil haline bir nevi patlıcanı andırdığı için 'Frenk badıcanı' adı verilir. Batıdan gelen ürünlerin başına 'Frenk' kelimesinin eklenmesi Osmanlı'da çok kullanılan bir yöntemdi.






Skylife Dergisi'nden alıntıdır.